Tepebaşı’nda Yeni Yıl Pazarı 18 Aralık’ta Başlıyor

Tepebaşı’nda Yeni Yıl Pazarı 18 Aralık’ta Başlıyor: Kutlama Süresinin Uzaması Kültürel Erozyon Tartışması Yarattı

Tepebaşı Belediyesi, yılbaşı coşkusunu şehre erken yaymak amacıyla bu yılki Yeni Yıl Pazarı etkinliğini 18 Aralık – 2 Ocak tarihleri arasında Vecihi Hürkuş Havacılık ve Teknoloji Parkı’nda düzenleyecek. Geleneksel olarak sadece 31 Aralık gecesi kutlanan yılbaşının, bu şekilde yaklaşık iki haftalık bir festivale dönüşmesi, kültürel erozyon ve Batı kültürüne öykünme bağlamında eleştirilere neden oldu.

Pazar, her gün 10.00 ile 24.00 saatleri arasında açık kalacak. Etkinlikte alışveriş stantları, doğal ürün reyonları, sokak lezzetleri, çeşitli atölyeler ve çocuklar için eğlence alanları yer alacak.

Kültürel Erozyon Bağlamında Uzayan Kutlamalar

Normalde Hristiyanlık inancında İsa Mesih'in doğumunun kutlandığı Noel (Christmas) bayramı, Batı Kiliselerinde 25 Aralık'ta kutlanır. Ancak kutlama dönemi, Noel'den önceki dördüncü Pazar günü başlayan Advent (Hazırlık) dönemiyle başlayıp, 25 Aralık'ta başlayan ve 6 Ocak'a (Epifani) kadar süren "Noel Zamanı" (Christmas Tide) ile genişler.

Eleştirmenler, Tepebaşı Belediyesi'nin 18 Aralık'ta başlattığı bu uzun soluklu etkinlik formatının ve tematik içeriğinin:

1. Kutlamanın Kimlik Kayması (Noel'leşme): Türkiye'nin yerel kültürü ve dini takvimi ile doğrudan bağı olmayan, Batı kültürüne ait Noel ruhunu ve ticari pratiklerini taklit ettiğini savunuyor.

2. Tüketim Kültürünü Artırma: Geleneksel yılbaşı sadeliğini terk ederek, haftalara yayılan bu pazarlar aracılığıyla birincil amacın küresel ticari pratikleri benimsemek ve kitlesel alışverişi maksimize etmek olduğu öne sürülüyor.

3. Yerel Kimliğin Yabancılaşması: Kamusal alanların, Anadolu coğrafyasının kış geleneklerinden çok, ithal edilen küresel temalarla donatılmasının, yerel kimlikte çözülmeye neden olabileceği belirtiliyor.

Bu çerçevede, Tepebaşı Belediyesi'nin Yeni Yıl Pazarı, bir yandan şehirde sosyal hareketlilik yaratsa da, diğer yandan geleneksel yılbaşı algısının küresel tüketim ve Batı kültürü lehine dönüşümünün somut bir örneği olarak değerlendirilmektedir.